Borusan Oto İstinye yenilendi
Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, “Bundan tam 40 yıl önce 47 kişilik bir ekiple çıkılan bu yolda, bugün Borusan Otomotiv Grubu olarak 7 grup şirketi ve BMW, MINI, BMW Motorrad, Range Rover, Defender, Discovery ve Jaguar olmak üzere dünyanın önde gelen 7 otomotiv markasının distribütörlüğüyle Türkiye otomotiv sektörünün en önemli oyuncularından biri konumunda olmaktan gurur duyuyoruz” dedi.
BORUSAN OTOMOTİV, 1984 yılında kurulan grup şirketi Borusan Oto ile otomotiv sektöründe çıktığı yolculuğun 40. yılını, BMW Group’un geliştirdiği yeni nesil satış konsepti Retail Next konseptiyle yenilenen Borusan Oto İstinye’nin açılışıyla birlikte seçkin bir davetli topluluğunun katıldığı özel bir etkinlikle kutladı.
Dijitalleşmeyle birlikte değişen tüketici alışkanlıklarına göre BMW Group tarafından geliştirilen Retail Next konsepti, otomobillerin tek başına yıldız olduğu bir anlayışı geride bırakarak müşterilerle otomobillerin sahneyi birlikte paylaştığı bütüncül bir anlayışa geçişi temsil ediyor. Retail Next konseptiyle yenilenen Borusan Oto İstinye, sunduğu fijital yolculukla müşterilerin güncel beklenti ve ihtiyaçlarına uygun pürüzsüz bir deneyim alanı sunuyor.
Etkinlikte konuşan Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, “Bundan tam 40 yıl önce 47 kişilik bir ekiple çıkılan bu yolda, bugün Borusan Otomotiv Grubu olarak 7 grup şirketi ve BMW, MINI, BMW Motorrad, Range Rover, Defender, Discovery ve Jaguar olmak üzere dünyanın önde gelen 7 otomotiv markasının distribütörlüğüyle Türkiye otomotiv sektörünün en önemli oyuncularından biri konumunda olmaktan gurur duyuyoruz. Bizlere bırakılan mirası, bağlı olduğumuz ilkeler ve yenilikçi vizyonumuzla geleceğe daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için kararlılıkla yol alıyoruz.” dedi.
Otomotiv sektörünün büyük bir dönüşüm geçirdiğini, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme kavramlarının premium otomobil dünyasında satın alma alışkanlıklarını ve satış noktalarının yapısını değiştirdiğini söyleyen Tiftik, sözlerine şöyle devam etti “Borusan Otomotiv olarak biz de 40 yıllık köklü birikimimizle bu değişimi yakından takip ediyor, sektörde öncü adımlar atmaya devam ediyor ve showroomlarımızı çağın gerekliliklerine göre yeniden tasarlıyoruz. Bu bağlamda BMW Group tarafından geliştirilen Retail Next konsepti, satış ve hizmet anlayışımızda köklü bir dönüşümün başlangıcını simgeliyor.
Bu dönüşüm sadece fiziksel bir yeniliği değil, müşteri deneyimini mükemmelleştirme ve üst seviyelere taşıma hedefimizi de yansıtıyor. Sürdürülebilir lüks odaklı müşteri deneyimini ön plana çıkarırken müşterilerimizle kurduğumuz bağın daha da güçleneceğine inanıyoruz. Perakendenin geleceğine ışık tutan Retail Next konseptinin bütüncül yaklaşımıyla otomobilin showroom’da tek başına yıldız olduğu bir anlayışı geride bırakarak, artık müşterilerimizle otomobillerin sahneyi birlikte paylaştığı, fiziksel ve dijital deneyimlerin iç içe geçtiği, fijital bir ortam sunuyoruz. Borusan Oto İstinye tesisimiz de bu yaklaşımın en son örneği. Bu akşam Borusan Otomotiv’in ve dolayısıyla Borusan Oto’nun da 40. yılını kutladığımız ve Retail Next konseptiyle yenilenen Borusan Oto İstinye’nin açılışını gerçekleştirdiğimiz bu özel anı sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.”
BORUSAN OTO İSTİNYE
Faaliyetine 2001 yılında başlayan, teknolojiyi sanatsal bir çizgiyle harmanlayan ve Retail Next konseptiyle yenilenen Borusan Oto İstinye 34.375 m² kapalı ve 8.195 m² açık alan kullanımına sahip. Showroom alanlarında 18 BMW, 5 MINI ve 3 BMW Premium Selection olmak üzere toplam 26 otomobil sergileme kapasitesi bulunuyor. Ayrıca, Yeni BMW Motorrad showroomunda 15 motosiklet sergilenecek.
Yalnızca tasarım değişiklikleriyle sınırlı kalmayan Retail Next dönüşümü, sunduğu fijital yolculukla müşteriler için kişiselleştirilmiş bir showroom deneyimi sağlıyor. Detaylara gösterilen özen, showroom kokusundan personel eğitimine, her şeyin BMW marka değerleriyle uyumlu olmasını ve müşteri deneyimini daha da iyileştirmesini sağlıyor.
SERGİLENEN MODELLER
BMW 3.0 CSL: BMW M tarihinin en ikonik modellerinden BMW E9’a ithafen, sadece 50 adet üretilmiş BMW 3.0 CSL aerodinamik gövde parçaları, sıralı 6 silindirli motoru ve manuel şanzımanıyla BMW markasının en özel modellerinden biri olma unvanına sahip. BMW M departmanıyla özdeşleşmiş renklerden oluşan gövde çıkartmaları otomobilin farklı yapısına katkıda bulunuyor. Agresif gövde tasarımına katkıda bulunan ve BMW’nin imzası niteliğindeki dik hizalanan böbrek ızgaralar bu özel otomobilde alışılmış tasarımdan daha farklı bir dizayna sahip. 21 inç boyutundaki arka jantları çevreleyen çamurluk tasarımı BMW 3.0 CSL’e kaslı ve agresif görünüm kazandırıyor. BMW 3.0 CSL, BMW tarafından şimdiye kadar üretilmiş en güçlü sıralı 6 silindirli motora sahip. Bu ünite çift turbo beslemesi sayesinde 560 beygir güç ve 550 Nm tork üretiyor.
BMW CONCEPT SKYTOP: BMW’nin Z8 ve 503 modellerinden ilham alan ve 2024 yılında tanıtılan BMW Concept Skytop, dünyada sadece 50 adet üretimle sınırlandırılmış iki kişilik bir konsept otomobildir. Atletik ve kaslı duruşuyla dikkat çeken bu iki kişilik konsept otomobil, klasik lüks özelliklerini yüksek teknoloji detayları ve hassas işçilikle birleştirerek benzersiz bir tasarım sunuyor. BMW Concept Skytop, 625 beygir gücünde çift turbolu 4.4 litrelik V8 motoruyla 0’dan 100 km/s hıza 3,3 saniyede ulaşabiliyor. Manuel olarak çıkarılan çift panelli targa tavanı, otomobile estetik bir görünüm kazandırırken sürüş keyfini de artırıyor.
BMW VISION NEUE KLASSE: Geleceğin mobilite vizyonunu temsil eden ve yakın gelecekte üretime geçmesi planlanan bir konsept otomobildir. Altıncı Nesil BMW eDrive teknolojisiyle donatılan BMW Vision Neue Klasse; önceki versiyonlarına göre %30 daha fazla menzil, %30 daha hızlı şarj ve %25 daha yüksek verimlilik sunuyor. Dijitalleşme alanında Panoramik Görüş Ekranı donanımı ve sezgisel iDrive sistemiyle sürücülere yenilikçi bir deneyim sağlıyor. BMW Neue Klasse; kaynakları koruyan üretimi, ikincil ham madde kullanımının artırılması ve yüksek verimlilik sunan tamamen elektrikli sürüşü sayesinde yaşam döngüsü boyunca karbon ayak izini azaltıyor. Zamanının çok ilerisinde olan Yeni BMW Vision Neue Klasse, yeni bir çağa hızlı bir geçişi temsil ediyor.
BMW M HYBRID V8: BMW M Hybrid V8, BMW M Motorsport tarafından geliştirilen ve 2023 sezonunda IMSA serisinin GTP sınıfında yarışmaya başlayan bir LMDh prototip yarış aracıdır. 640 beygir gücünde P66/3 kodlu çift turboşarjlı 4.0 litrelik V8 motoru ve ek elektrikli tahrik sistemiyle toplamda 680 beygir gücü üretmektedir. Şasi, İtalyan yarış otomobili uzmanı Dallara ile iş birliği içinde geliştirilmiştir. BMW M Hybrid V8, 2024 sezonunda FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda (WEC) da yarışarak Le Mans 24 Saat yarışına geri dönmüştür. BMW M Hybrid V8, Amerikalı Ressam Julie Mehretu’nun “Everywhen” adlı tablosundan aldığı ilhamla tasarladığı görüntü motifini, BMW M Hybrid V8’in dış hatlarına yüksek çözünürlüklü bir görüntü olarak aktarmasıyla sanat eserine dönüşerek BMW Art Car Koleksiyonu’ndaki 20. ve en yeni otomobil olarak yerini almıştır.
BMW Z8: İki tonlu renk düzeniyle ikonik bir tasarıma sahip olan BMW Z8, benimsediği retro-fütüristik yaklaşımla 1956 model BMW 507’ye atıfta bulunarak klasik çizgileri ve modern tasarım unsurlarını birleştiriyor. 1999-2003 yılları arasında imal edilen BMW Z8, 4,9 litrelik V8 motoruyla 400 beygir güç üretiyor.
İki tonlu tasarımda gövdenin ana rengiyle kontrast oluşturan tavan, yan ayna kapakları veya belirli detaylarla dinamik bir görsel efekt sağlanırken ikiz dairesel farlar ve BMW markasının imzası niteliğindeki böbrek ızgarasıyla benzersiz bir tasarım sunuluyor. İç mekanda ise alüminyum detaylar ve gösterge panelinin direksiyon simidi merkezine yerleştirilmesi, klasik ve yenilikçi bir his yaratıyor.
MINI RECHARGED X LAKWENA: 2021 yılında, IAA Mobility Otomobil Fuarı sırasında Münih’teki bir binanın cephesini boyayarak yarattığı “BIG LOVE” duvar resmiyle yaşam sevincini ve MINI’nin temel sloganını duyuran Londra doğumlu sanatçı Lakwena Maciver’in, 1986 model MINI’yi BIG LOVE teması çerçevesinde yeniden tasarlamasıyla ortaya çıkan MINI Recharged x Lakwena, renk ve desenlerle özelleştirilmiş elektrikli bir sanat eseridir. Kendisi bu otomobili “Farklı kültürlerin oluşturduğu bir renk festivali.” olarak tanımlamaktadır.
Mevcut motoru, MINI İş Ortağı Recharge Heritage Ltd.’ye ait yeni bir elektrikli motorla değiştirilerek MINI Recharged projesinin temsilcisine dönüştürülen MINI Recharged x Lakwena, İngiliz moda tasarımcısı Paul Smith’in tasarımının ardından sanat eserine dönüştürülen ikinci MINI Recharged olma özelliği taşıyor.