Güncel

Kesintisiz üretim için dijital dönüşüm şart

Rockwell Automation Ülke Direktörü Ediz Eren, pandemi, gelişen teknoloji ve değişen müşteri beklentileriyle üretim şeklinin dünyada hızla değiştiğinin altını çizerek, “Otomotivde ve üretimde geleceğe hazırlıklı olabilmek adına daha esnek, daha yalın olmalıyız. Bunu da dijital dönüşümle sağlayabiliriz. Üretimin devamlılığı için dijital dönüşüm şart” dedi. 

Dünya otomotiv sektörünü yedinci kez bir araya getiren ve bu yıl online gerçekleştirilen Dünya Otomotiv Konferansı sektör liderlerinin görüşlerini, çözüm önerilerini ve yeni teknolojilerini paylaştığı bir zirveye dönüştü. Endüstriyel otomasyon ve dijital dönüşümde dünya lideri Rockwell Automation Ülke Direktörü Ediz Eren ve Rockwell Automation EMEA Bölgesi Otomotiv & Lastik Sektörü Müdürü Dominique Scheider’in konuşmaları otomotiv ve üretim sektörünün geleceğine ışık tuttu.

 ‘ÜRETİMİ DİJİTALE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ’

‘Mobilitenin, Dijital Dönüşümün İş Hayatına Etkileri’ konulu konuşmasında; pandemi, gelişen teknoloji ve değişen müşteri beklentileriyle birlikte birçok sektörde olduğu gibi üretimde de büyük bir değişim yaşandığını sözlerine ekleyen Eren, “Üretimde belirsizliklerin yaşandığı bir dönemdeyken pandemiyle birlikte çok daha muğlak bir döneme girdik. Dünyada yaşanan gelişmelerle birlikte ekonomiler, ciddi oranda daralma yaşadı. Bu dönemde birçok firma pandeminin etkilerini hafifletecek şekilde üretim modellerini teknolojiyle şekillendirdi. Pandemi gibi riskli dönemlerin ve gelecekteki üretim süreçlerine hazırlıklı olabilmek için daha esnek, daha çevik ve daha yalın olmalıyız. Bunu sağlamak için üretim proseslerini daha fazla dijitalleştirmeye odaklanmalıyız ” dedi.

 ‘DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ BİR BÜTÜN OLARAK ELE ALMALIYIZ’

Dijital dönüşümü bir bütün olarak düşünmek gerektiğini ifade eden Eren, “Yeni kurulacak fabrikaları geleceğe hazırlamak son derece kolay ve hızlıyken, halihazırda çalışmakta olan fabrikaların geleceğe hazırlanması daha zor olabiliyor. Yatırımların ekonomik olması için teknoloji ve dijital mevcut sistemin üzerine kurulmalı. Dönüşüm insan kaynağı, organizasyonel yapı, proses ve makineler olacak şekilde bir bütün olarak ele alınmalı. Dönüşüm, şirket kültürü olarak da benimsenmeli. Performans yönetiminde, dönüşümün tümüyle gerçekleşmiş ve uygulanmaya hazır olması son derece önemli. Dönüşüm öncesi hedef belirlemek, önemli diğer bir adım olarak kaşımıza çıkıyor. Son olarak iş gerekçesini belirlemeliyiz, böylece projenin katma değeri ve yatırım geri dönüş süresi izlenmeli. Tüm bu süreç ve yapı ile şirketleri geleceğe hazır bir şekilde dijital dönüşümlerini tamamlamalılar” diye konuştu.

‘HER YIL AR-GE’YE 380 MİLYON DOLAR YATIRIM YAPIYORUZ’

Sektöre Özel Mobilite ve Endüstri 4.0 Alanındaki Gelişme ve Referans projeler hakkında konuşma yapan Rockwell Automation Ülke Direktörü Ediz Eren “Rockweel Automation olarak sektörlerin dijital dönüşümleri için her yıl Ar-Ge’ye 380 milyon dolarlık yatırım yapıyoruz. Yatırımlarımızın büyük kısmında Endüstri 4.0, IOT teknolojileri, Dijital ikiz teknolojilerine odaklanıyor, birçok yatırıma ve ortaklığa imza atıyoruz. Bu zamana kadarki en büyük yatırımımız 2018 yılı ortasında 1 milyar dolarlık bütçe ile IoT konusunda dünyanın en ileri teknolojisine sahip firması olan PTC’ye ortak olmak oldu. Ocak 2019’da yenilikçi yazılım çözümleriyle endüstriyel otomasyon sistemlerinin simülasyonu ve emülasyonu amaçlı modelleme yazılımları üreten Emulate3D firmasını bünyemize kattık. Yine 2019 yılında MES ve MoM çözümleri konusunda çeşitli endüstrilerde danışmanlık ve uygulama hizmetleri sunan Mestech firmasını satın aldık. Yatırımlarımızın odak noktasında geleceğin teknolojileri ve geleceğin üretim modelleri yer alıyor” dedi.

MÜŞTERİ ÖNCELİKLERİ OTOMOTİVDE DEVRİMLERE NEDEN OLUYOR

Yatırım miktarı nedeniyle, otomotiv sektöründe liderliğin karmaşık ve riskli olduğunu vurgulayan Rockwell Automation EMEA Bölgesi Otomotiv & Lastik Sektörü Müdürü Dominique Scheider, “Teknoloji geliştikçe otomotiv sektöründen beklenti de sürekli değişiyor. Otonom araçlar, hibrit araçlar derken geleceğin otomobillerini ve hizmetlerini tasarlamak sadece teknolojiyle mümkün olabiliyor. Otomobil üreticilerinin müşterinin kim olduğunu, hangi mobilite hizmetlerini istediklerini anlamak, esnek üretim, ürün lansmanında reaktif olmak ve sürekli olarak teknolojiye yatırım yapmak gibi öncelikleri bulunuyor. Bunun sonucu olarak, otomobil üretiminde sürekli devrimler oluyor” şeklinde konuştu.

Ürün, yazılım ve hizmetleriyle otomotiv sektörünü devrimlere hazırladıklarını belirten Scheider, “Otomotiv sektörü için sunduğumuz hizmetlerimiz OT ile BT arasındaki yakınlaşmayı sağlıyoruz. Allen-bradley ürünlerimiz veri tüketiyor, üretiyor ve belirli analitik seviyelerinde çalışabiliyor. Sunduğumuz hizmetlerimizle şirketlerin nakit tasarrufu elde etmelerini sağlıyoruz. İşe değerlendirme ve analizle başlıyoruz ve mevcut sistemleri en güncel donanım ve teknolojilerle değiştiriyoruz. Teknolojilerimizde AR, IOT, dijital ikiz ve Emulate3D gibi alanlara odaklanıyoruz. Bu teknolojilerimizle, dünyanın her yerinden, tesis optimizasyonuna katılabilir, Ansys gibi gelişmiş proses simülasyonunu çalıştırabilir, yeni malzemeleri test edebilir, gelecekteki bir ürünü piyasaya sürülmeden önce ürünü test edebilirsiniz” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir